no longer - Türkçe İngilizce Sözlük

no longer

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"no longer" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
no longer zf. artık
We need no longer place the main focus of policy on China.
Artık politikamızın ana odağını Çin'e çevirmemize gerek yok.

More Sentences
General
no longer zf. daha fazla
We can no longer allow provision to be made for more development aid here.
Artık buraya daha fazla kalkınma yardımı yapılmasına izin veremeyiz.

More Sentences
no longer zf. daha fazla değil
He can stay here for one night, no longer.
O burada bir gece kalabilir, daha fazla değil.

More Sentences
no longer zf. bundan böyle

"no longer" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 25 sonuç

İngilizce Türkçe
Trade/Economic
no longer valid expr. artık geçerli değil
Your argument for getting this through today is no longer valid.
Bugün bunu kabul ettirmek için kullandığınız argüman artık geçerli değil.

More Sentences
General
be no longer the main topic of conversation f. gündemden düşmek
be no longer necessary f. hacet kalmamak
be no longer necessary f. mahal kalmamak
be no longer in demand f. rağbetten düşmek
no longer to be a part of f. devre dışı kalmak
no longer to be in use f. devre dışı kalmak
for there to be no longer any need for f. mahal kalmamak
be no longer pleasurable f. tadı tuzu kalmamak
be no longer a problem f. problem olmaktan çıkmak
be no longer a problem f. sorun olmaktan çıkmak
be no longer valid f. sakıt olmak
be no longer valid f. artık geçerli olmamak
no longer changeable s. artık değiştirilemez
no longer ago than last week zf. daha geçen hafta
Idioms
take on a life of its own (no longer be controlled by anyone) f. (artık) kontrol edilemeyecek düzeye/duruma gelmek
Speaking
that is no longer possible i. artık o da ihtimal dışı
no longer be controlled f. artık kontrol altına alınamamak
no longer be controlled f. artık kontrol edilememek
we're no longer together expr. artık birlikte değiliz
I am no longer the person I used to be expr. ben artık eski ben değilim
no longer be controlled expr. kontrolden tamamen çıkmak
Trade/Economic
provisions no longer required i. konusu kalmayan karşılıklar
provisions no longer required i. konusu kalmayan karşılık
provision no longer required i. konusu kalmayan karşılıklar